Bir yaprağını daha koparıyorum takvimin,
Kendimi emanet ediyorum uykunun kollarına geceleri
Ama kabul görmüyor emanetim, çevriliyorum..
Kaç gün geçti bilemiyorum
Kaç kış mevsimini yaşadım sayamadım
Yaşımı bile unuttum, takvime bakamadım..
Çok şiir yazdım, güfteler besteledim uğruna
Şimdi boğazımda hıçkırık
Ve dudaklarımda hep aynı türkü dökülen..
Başımı yastığa koyuyorum, uyuyamıyorum,
Her sabah horozların nağmeli seslerini dinliyorum,
Aklıma hep aynı soru takılıp kalıyor..
Annem kaldırmaya geliyor sabahları
Mışıl mışıl uyuyan kedi numarası yapıyorum sobamın yanı başında
Annem soruyor:
-Gözlerin kızarmış oğlum. Uyuyamadın mı yoksa?
-Hayır anne! Güzel uyudum, kıl kaçmış olmalı herhalde.
Kelimeleri dökülüyor ağzımdan..
Yazları sıcak, kışın soğuk olan Çukurova’nın suyuna-
Ellerimi dokundurunca aklım başıma geliyor.
Ama yine de ağzımda hep aynı türkü havaya karışıyor…
Bazen mektuplaşıyorum Filiz ablayla
Her şeyi bir ona anlatıyorum, solmuş renklerimi, derdimi,
Beklentilerimi, umutlarımı ve bütün hercai dualarımı,
Bu sularda Filiz ablayla yazışmayalı bayağı oldu…
Kim bilir çıkmıştır bekli de hapishaneden…
Kendisini gerçi hiç görmedim, o da beni görmedi,
Ama dostluğumuz adına
Üç yıl mektuplaşmamızın adına
Saklıyorum tüm mektuplarını, şiirlerini,
Yeni yıl hatırası olarak gönderdiği yapma kartpostalı...
Hepsini anahtarı bende olan çekmecemde
Ve hiç kimsenin bilemediği, sırrını çözemediği yüreğimde-
saklıyorum Filiz abla, unutmadım seni, haberin ola..
Çocukluk yaşını geçeli çok oldu
Yarın yirmi dördündeyim, beklemekteyim..
Askerliğimi yeni tecil etmişim dört yıl daha
Keşke erken gideydin diyor arkadaşlar, kurtulurdun…
Anlaşılan benim bildiğimi onlar bilmiyorlar, bazen de dalga geçiyorlar.
Hey çocukluk yanım, hey reşit olmayan yanım
Dünyayı beş kuruşa sayıp satmışlığım,
Ve vurulmuşluğum geceye ve sana
Seni bekliyorum, sadece bu yüzden uyumuyorum,
Sensizliğin adını koyamadım hala,
Yokluğundan korktuğumdan takvimleri saymadım…
Şairin Sitemizdeki Diğer Şiirleri
Yorumlar
Henüz kimse tarafından yorum yapılmamış.
Yorum Yaz