coşkulu yüreklerde nakış nakış
mavi bulutlarda pembe pembesin
ılık ılık eserken seher vakti
aşkkandığım kaldığım dünlerinde yaşadığımsın
kiraz dallarında erikler açmış
küs çiçeklerinin dilleri susmuş
yalandan da olsa konuşmaz olmuş
şimdi zaman kendini avutsun doyursun
mehtabın şerefine diye tattım
ümidin yorgunluğuna kalktım
dünden kalma çiğdem kokusunda
sevginin ezberinde yinelendim
yolunu çizmiş rotasını da belirlemiş
giderken bir veda bile etmemiş
yalnızlığın kafesinde hasretin boynu bükük
durmasın ömrümün olgun yaşları da ardından gitsin
bir gün haber salarsan o yollardan
aramızdaki yüksek dağların inadına
yıkılsın virane olsun gönül evim can nurum
haberine selam vermezsem eğer
uçuk..