sürgün olmuşsun vatanından
belli ki buralı hiç olamamışsın
seni de yakmışlar cadı diye
günahkar dolu cehennemde
yutkunduğun kemiklerin tozu
duyduğun sürgünde kalanların çığlığı
hayali düşmanların namlusu
miras diye bırakacaklar korkuları
hangi tarafa dönsem hain bakışlar
en doğrusu bile aynı masada
tüysüz yetim olmaz deme olur
ekmeğe bal da sürülür
bir varmış,bir yokmuş
masal bu hiç olmamış
güz mevsimlerine alışmış
aşk var mı dersin
sevmesem seni delice
yeminlerimin ağırlığında ezilir miyim
çekmesem hasretliğini hüzünlü gecelerde
bin kere tövbe diye kendimi eritir miyim
uçuk...