Bugün 09 Temmuz 2025 Çarşamba, aşk aklın en soylu zaafıdır.

Aşk Şiirleri



Bütün gülleri söktüm, aşkın o gülzârından
Yerine neyler diktim, firâkın neyzârından

Eskiden o güllerdi, aşkın yektâ timsâli
Onlarla müzeyyendi, bülbüllerin hayâli

Bülbüller can verirdi, o güllerin hârına
Gülleri kan ağlardı, bülbüllerin zârına

Gülzârda sâye-i berg, bülbülün ârâmgâhı
Yaprakla örtülüydü, nazlı gülün şermgâhı

Yavaş yavaş açardı, her gonca gülün tâcı
Ona pasbân olmaktı, her bülbülün amacı

Hayâdan kırmızıydı, güllerin al ruhsârı
Terden anlaşılırdı, bülbüllerin şermsârı

İzhâr-ı cemâl için, Gül'ün ırzı pâyimâl
İzmihlâl-i kemâli, yeğler sâhib-i cemâl

Vâhib-i cemâlden çok, cemâledir her iclâl
Onu gören gözlerde, olmaz ki zerre melâl

Soner Çağatay 08.Kasım 2010 / Wuppertal

Kelimeler:
ney: kamış
neyzâr: kamışlık
müzeyyen: süslü (Arapça bir kelime: Türkçe'deki Müzeyyen kadın ismi burdan gelir. Zeyyene (süslemek) fiilinden gelir. Aynı zamanda zînet kelimesi de burdan gelir)
hâr: diken
zâr: inlemek
yektâ timsâli: eşsiz güzellikte heykel
sâye-i berg: yaprağın gölgesi
ârâmgâh: dinlenme yeri
şermgâh: cinsel organ bölgesi
pasbân: bekçi, muhafız
rûhsâr: yanak (Ruhsar ismi bu kelimeden gelir)
şermsâr: utanmak
İzhâr-ı cemâl: güzelliği göstermek
gülzâr: gül bahçesi
izmihlâl-i kemâl: kemâlin yok olması. ( izmihlâl: yavaş yavaş eriyip / sönüp gitmek, gözden kaybolmak, azalmak manasına gelir Arapça'da). Kemal, bir şeyin mükkemmeliği, yetkinliği.
pâyimâl: ayaklar altında ezmek, çiğnemek, ayaklar altına alınmış (pây, Farsça'da ayak demek. ,,Mâlîden'' (mâl): sürmek, sıvamak, ovmak, sürtmek)

Vâhib-i cemâl: Güzelliği veren (Allah). ,,Vâhib'' Arapça'da ,,vehebe'' fiilinden gelir. Yani karşılıksız vermek manasındadır. ,,Mevhibe'' kelimesi de burdan gelir; manası hediye ve Allah vergisi ve yetenek anlamına gelir.

,,Cemâl'' (güzel) kelimesi, ,,cemule'' fiilinden muştaktır. Manası güzel olmak, yakışıklı, hoş ve latif olmak manasına gelir. ,,Tecmîl'' (süslemek) kelimeside aynı köktendir. Türkçe'deki ,,Cemîl'' (güzel) erkek ismi bu kelimeden türemiştir

dîde: göz. ,,Nâdîde'' kelimesi de bu kelimeden gelir. ,,Nâ'' öneki Farsça'da olumsuzluk manasına gelir. ,,Dîde'' kelimesi, ,,dîden'' (görmek) fiilinden gelir. Yani ,,nâdîde'' kelimesi, görülmemiş manasına gelir.

melal: usanmak, bıkmak, üzüntü,sıkınt
iclâl: yüceltmek, şeref, onur, hürmet, ihtiram ( ,,Cella Celaluhu'' kelimesindeki ,,celle'' ve ,,celal'2 kelimesi de bu kelimeden türemiştir)

 
0 oy, 0.00 puan

Şairin Sitemizdeki Diğer Şiirleri

Aşk Asla Sevmez (1080 kez okundu)
Aşk Baharı (881 kez okundu)
Aşk Derdine (1021 kez okundu)
Aşk İstemiyorum (1037 kez okundu)
Aşk Tanrısı (1008 kez okundu)
Aşk Zimmeti (1007 kez okundu)
Aşka Veda (1) (1205 kez okundu)
Aşka Veda (2) (955 kez okundu)
Aşka Veda (3) (974 kez okundu)
Aşka Veda (4) (972 kez okundu)
Aşka Veda (5) (1187 kez okundu)
Aşka Veda (6) (1435 kez okundu)
Aşka Veda (7) (804 kez okundu)
Aşka Veda (9) (866 kez okundu)
Aşkın Ak Sütü (1353 kez okundu)
Aşkın Cemresi (941 kez okundu)
Aşkın Eliyle (889 kez okundu)
Aşkın Kör Kuyusu (966 kez okundu)
Aşkın Mor Akşamında (979 kez okundu)
Aşkın Potasında (945 kez okundu)
Aşkını Umarak (985 kez okundu)

Yorumlar

Henüz kimse tarafından yorum yapılmamış.

Yorum Yaz

Adınız:
Mesajınız:
 

Love.GEN.TR, Aşk ve Sevgi Sitesi
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 - 2021