Yerlerdeki çimlerin üstündeki çiğler güneşte yansıyor
sanki her birinde pırlanta taneleri konmuş
elimizde küçük bir parça örtü
yere oturalım masaya değil
paketimizde simit
simitlerimizin arasında peynirler
uzat ayaklarını
yanında çay isterim ben
güneşin kokusu dinle
ağacın dibinde minik bir papatya
gölgeye inat açmış
minik ama güçlü
sarı gözleri bizim simitlerimizde
çimenlerin arasında minik mavi kır çiçekleri
minicikler
dokunmaya bile gelmez büker boynunu
ballı babaların çiçeklerini emelim
tatlı su çıkar içinden
sakın kımıldama dönme arkana
bir beyaz kelebek omuzun da
korkmasın
cebimde ne var bilemezsin
minik bir lastik top
kediler gibi koşarız arkasından
gözümüze vuran güneş ışığıyla göremezsek topumuzu
saklanırsa çimlerde
yuvarlanırız çimlerde
işte sana mutlu kırmızı topum
senin olsun al avuçlarına
senin olsun mutluluğum
kırmızı parlak elma şekeri alır mısın bana
elma şekeri ellerimde
dudaklarım boyalı
dilim kırmızı
şekerde bulmuşum belki mutluluğu
kağıt helva isterim ardında
arsız bir çocuğum ben
madem istedin yaşamayı benle
kağıt helvada saklı mutluluğum
dişlerimde çıtırtısı
koynuma giren kırıntıları çapkın arsız
dökülüyor bedenime
damağımda ballı tadı
belki bitmese sürer mi mutluluğum
sürer mi bir bitişe kağıt helvamın tadı.
Şairin Sitemizdeki Diğer Şiirleri
Yorumlar
Henüz kimse tarafından yorum yapılmamış.
Yorum Yaz