Salıncakta sıkı tutunmalı
elleri boşlukta kalmamalı
bedeni yaslanmalı sevdiğine
hissetmeli varlığını
korktuğunu kendisi bile bilmemeli
havanın boşluğunda
ezik içi aşağı inişlerde salıncakta
yukarı çıkışı haşmetli
kollarında yakalamak ister gibi yaşamı
hızlandıkça salıncak
çığlık atası
yaşamı yakalasa da korkusu kaçırması
mavi gökyüzünde sallanırken yüreği
bulutlara kaçıp saklanası
yakalardı saçlarından baharı
baharla gülerdi yüzündeki güller
alı al moru mor teni de
el sallamak için bile bakamaz ki aşağı
yer yukarı çıkıp yakalardı korkusu
elleri kenetlenmiş sevdiğinin eline
parmakları acırcasına sıktığını bir bilse
zamana ıslık çalıyor kara kış salıncakta
dönme dolapta ise başım döner bilemem neden döndüğünü
binmeden önce içtiğimiz şarap mı ne
yoksa kokusu mu baharın yüzümüze vuran aksinde
biraz daha şarap almalıyız çarpışan otolarda
uçarken başımız alkolün hafifliğinde
bırakırız çarpsın otolar kendi bildiğince
şarap bitti mi
şişeyle mi tükendi şarap bizle
yerdeki kağıt parçasında yazılar
kargacık burgacık bir ilan parçası
neden geldiniz parkımıza
dönmeyi bilmiyorsanız .......
Durdurun dönmeyen dünyanızda
inin yaşamdan parkımızda.
Şairin Sitemizdeki Diğer Şiirleri
Yorumlar
Henüz kimse tarafından yorum yapılmamış.
Yorum Yaz