Memleket kokusuna hasret bir göçmen gibi sana hasretim,
Aldığım nefes kadar gerçeksin, sanki elimi uzatsam sana dokunacak gibiyim,
Ama ne var ki, aramıza okyanusların sığabileceği kadar da uzak...
Kalp atışlarımı yavaşlatan, sonu gelmeyen özlem dolu gecelerim,
Ruhumda saklı, özgürlüğünü geri isteyen bir b
aşka ben daha,
Hayalinin bakışlarında tutsak.
Kısıtlı saatlerde kaybedip kullanmaya fırsat bulamadığım sözlerim,
İçimi kemiren yarınını göremediğim düşlerim,
Bir gün ya vakitsizce karşımıza çıkarsa diye korktuğum,
seni benden, beni senden ayıracak o son durak.
Belki kaparım gözlerimi, kalbime hapsedip bütün herşeyini,
Aşkının içimde çıkarttığı yangınla saman alevi gibi tutuşarak.
Ben yine sana aşık, yine sana hükümlü, yine sana sevdalı,
Tek şahidim, seni ararken eskittiğim bizim sokağın taş kaldırımları,
Gözlerimde intihara hazır gözyaşları.
İşte yine canımı acıtıyor, senin bu gizemli hallerin,
Yine de sana sitem etmem, giderim,
Kendime küskün, susarak...