Ne vakit endişe etsem
Ruhumun sessizliğinden edep edip boyun büksem
Nasibin her halinde ümitlerimle yüzleşsem
Hazanın çehresinde ki ibretle kal etsem
Sözün bittiği yerde gömülsem
Aşk şiarıyla yüzleşip
Hiç ah etmesem
Dünya yalan derler
Yalancı olan kimdir ve hangi saiktir bilmezler
Belanın ahdiyle yüzleşmeyi hesap etmezler
Nefsin alinde nefeslenmeyi bilirler
Kalbi ve ruhu niye dinlemezler
Şehretmek için niyetlenip
İdrakini sindirmezler
Aklı alınan kimdir bak
Kalbiyle konuşan çocukların şevkiyle ak
Adab-ı muaşeretten uzaklaştırma nefsimi ey hak
Edepten ari nefeslerin sefilliği kim için fark
Yüzsüzlük neden iltifat görüyor
Kul köle olan hep aldanıyor
İman taklitle yaşanıyor
Nefsine paye veren nankör olur
Esaretinde inler ve bir ömür girdap olur kurur
Ruhu ve kalbi figanın halinde ki korkudur
Akıl ve izan nedensiz mi kime sorulur
Vicdan her dem halistir okunur
Gönül sahibi adına konuşur
Hak için nasıl sarhoştur
Kalp, ruhun sahrasında umuttur
Şevkin erkinde, emeğin fevkiinde ki sonuçtur
Kul olmak, hak ve hakikatin rengine boyanmak
aşktır
Sevdasının firkatiyle dem içinde yaşamak farktır
İhsan ve inayet için feda olmak vefadır
Sadakatle ihlasa yapışmak ardır
Ruhun kelamında ki hazdır
Arif olan hakikatin emrindedir
Zarif nefes edebin halinde ki ülfettir, nazendedir
Kabalık, hamlığın ve cehaletin remindendir
Asabiyet talim edilmedikçe bir şerdir
Hulüsi kalp ancak takva iledir
Yargılamak kimin işidir
Aşk vicdanın vecdidir
Mustafa CİLASUN