Efkârım göçükte, sokaklarda isimsizlik
Gövdemin kasnağıyla oynuyor çocuklar
Karşı tepede suyu kesilmiş bir değirmen
Karanlıklar milini çekiyor gözlerime
Antik bir düşünüşte yalnız ruhum
Hayat kaygılı bir muamma sahnesi
Arama beni usumun bulanıklığında
Efkâr çekiyorum yorgun ciğerlerime
Gövdemin kasnağına üşüşüyor arılar
Eski zaman çalgıcıları taşısın gövdemi
Kıyısı talanlanmış bir
aşkın bestesiyle
Takvimlerde hırpalanmış umutlar
Sabıkasız düşünüşlerdedir kaydım
Hücremin sol göğsünde sevda ağrım
Aşk, gün/ah/ını /kar/ıştırır özlemle
Kaybedilmiş anların yakasında kir
An iki kişilik bir umudun penceresinde
Bedeli ödenmiş mutluluk pozunda
Ellerimde yokluğun, sana üşüyorum
Yüzyıllık bir yakarı dudağımdaki uçuk
Sarılmasız düş/ünüş/lerle seni düşünüyorum
Selahattin Yetgin