Narin bileklerinde ipekten bir şal
Yorgun gözlerinde yeşil baharlar
Çağların kapıları açılır tunç yüzünde
Işıklar kaçak rüzgârları taşırdı yüreğine
Özlemdi beklediği asırlardır
Aşk dingin bakıştı sevdalı gözlerinde
Hangi fırçanın eseriydi!
Evrenin balı saklıydı peteklerinde
Suskun usunda cümleler büyürdü
Uzak özlemler beslerdi can evinde
‘Yavrum' derdi o ses, derinliklerinde
İki damla yaş olup, dökülürdü annesine
Hayat kilitli bir sandıkta bir yudum içki
Kıyısından ayrılmayı dileyen gemi silueti
Yağmurdan kaçıp doluya tutulanların sahnesi
Unutulmuş değerlerin düşler labirenti
Aşk rengârenk ormanların gizemi
Çehresini yaşama dönenlerin gezegeni
Ve mutluluk....
Kendi ışığına yürüyenlerin sevinç yelpazesi...
Selahattin YETGİN
RESİM: Zeynep SU