İnanmazdım bir zamanlar
aşka sevgiye,
Güler geçerdim,
Olmaz böyle şey derdim.
Neydi ki bu büyü insanlarda kördüğüm,
Neydi bu mutluluk gülücüğü,
Neydi bu hüzün bu gözyaşı.
Bir yağmur damlası gibi geldi başıma,
Hafiften ıslak, ürperten,
Baktığım gözü kör eden,
Ellerimi heyecandan titreten,
Soluduğum havayı dar eden.
Gökkuşağı misali rengarenk,
Ama onun kadar çabuk gitmeyen.
Bir özlem bir merak vardı
aşka dair,
İşte tattım onu ben,
Gönlümün anahtarını sana emanet ettim.
Bir sihir ki anlatılmaz yaşanır,
Mutluluk türküsü söylüyor dudaklarım,
Bir sonbahar akşamında,
Gökyüzü kara bulutlarla kaplı,
Sevgimle şimşekler çakıyor,
Avuçlarının sıcaklığı ellerimde,
Sevginin sıcaklığı yüreğimde,
Gök delinmişçesine yağmur yağıyor,
Nefesimde ıslak toprak kokusu,
Ama bu yağmur, mutluluk gözyaşlarım
Islanan ayaklarım
aşkınla yanıyor,
Kalbim bir kuş misali çırpıyor.
Çırpıyor da uçamıyor,
Kabına dar geliyor.
Bu benim yüreğimde ilk heyecanım,
Bu benim ilk
aşkım,
İlk ve son
aşkım.