gözlerin bir kuyu, derin hırsız gecelerde sarhoş içine düşerim
gözlerin yakamoz kayboluşum aysız gecelerde, serin göğüslerinde fırtına şafakları içmişim her sabah okyanus her sabah deniz ben yelkenli çaresiz umutsuz yolculuklara sal vurmuşum kıyılarına yelkenlerimi koynuna al
aşkın dolanır boynuma ekseninden yakalamışım fırdöndü dünya ama yokluk, ama çaresizlik sensizlik ben amip ben molekül ben elektron! ...bile değil!
kendi içine dökülmüş evren, yıkılmış duvar, yanmış hane. sensizlik kör ölüm sensizlik kış gülüşlerini içmişim avuçlarımda kor ayrılıklar yangısı dudaklarım kanlı sevgin koynumda aşk çığlıkları ateş böcekleri yakmış, hasretin ciğerime yataklanmış