Bugün 06 Mayıs 2024 Pazartesi, bize aşk lazım, ayrılık değil!

Aşk Şiirleri



İçinde iki eski ev ve dam
Güneyinde Milas yolu kuzeyi komşu
Köşesinde bir kuyu alt kısmı su deposu
Etrafı kuru taş duvar üstünde kuru çalı
Sapanıma arardım çocukken en güzel çatalı
Bir çalı dahi olsa hemen fark edilirdi
Ben olurdum bahçede ki şüpheli

İki mandalina ağacı
Yazın sulanır kışın koruma altında
Don vurmasın dökülmesin diye çiçekleri
Aralık ocakta turuncusu sarkar
Dört torun ona koşar

Bahçede tektir
Oldum olası sevdim çiçeğini
Dibinin sürgünü kesildikçe çıkan
Boyu kısa kalan oysa yirmi yıl geçti
Ağustosta meyvesi çatlar
Tadı ekşimi ekşi.

Evin önünde sıralı
Yedi adet incir ağaçları
Hiç olur ocağına incir ağacı dikerim sözü
Üçayak sehpa emrinde kuşlar gizli yerinde
Yağmur çok yağarsa kurtlanır
Az yağarsa kışa da yeter

Taş duvarın
Kuytusuna sığınan nergisler
Pembesi beyazı kopanı vazoya girer
Kokusu mis zambakla kardeş
Anlaşmışlar sanki sırayla
Renk verecekler.

Ana yola doğru
Yazın süzülen dalları ile
Yoldan geçen araçları durdurur
Amca eriklerden alabilir miyiz e karşı
Koparıp alınız ‘helal olsun yazısı.’
Levha asılı boynuna
Erik ağacı.

Alt geçit menfezinin
Nöbetçi gibi bekleyendir
Kesilmesin diye yolda eylem yapan
Bir ana yüreğinin kazanılan zaferi
Bir yanı dalsız bir yanı dallı
Armut ağacı.

Dört koldan saran
Her sene dalları ile çardağı saran
Çardak yapmaktan hiç bıkmayan
‘Demirden yapalım’ dedikçe yüzüme gülen
Ne anlarsın sen asmadan diye
Fırçasını yediğim sonra beni susturan
Çekirdekli üzüm asması

İlk dikilen,
Saydım tam yirmi tane
Çocukken bir de salıncağım kurulu
Gövdesinin yamuğundan belli yıllar yorgunluğu
Her sene meyve veren
Zeytin ağaçları

Bahçe girişinin nöbetçisi
Tellere değmesin diye kesilir dalları
Kazma küreğe sap oldu yıllarca
Yazın gölgesi koyu kışın çıplaktı
Çabuk boy atan dut ağacı.

Yirmi üç yıl önce
Paketinin üstende ki resmine kanıp
Çiçek tohumu satın almıştım seyyar satıcıdan
Tohumlarını saksıya diktim oysa olmadı
Sonra kızdım seyyar satıcıya anladım kandırıldığımı
Meğerse kızıp döktüğüm toprakta
Hala sökülmez yaz kış yeşilliği
Oğlumun hatırası diye kalan
O adsız çiçek.

Daha önce çoktu
Çabuk yaşlandı oysa tükenmedi nesli
Öğrenciyken benimle bavulumda giderdi
Çok kompostosu da nasip oldu
Ayvayı yedik diye
Aklıma gelendi

İki adet kesilen badem kökü
Kırık dişler gibi sırıtır toprakta
Kendileri yan tarafta odun ama
Hatırası var hafızamda

Bahçeye girerken
Geleni hoş geldin gideni uğurlayan
Sarı kırmızı renkleri adeta büyüleyen
Budananı tez çoğalan komşuları da yeten
Güller ki açınca arı kelebek bekleyen

Islanan kuruyan
Hepsi büyüyor sevgi bahçesinde
Ömürleri geçiyor hiç birinin bir birine yok şikayeti
Irkları farklı dilleri farklı şekilleri farklı
Savaşlardan uzak yaşamları

Şimdi düşündüm
Küçük bir bahçede çiçek ve ağaçlar kardeşken
Zararsızken bir birlerine kucak açmışken kuşlara
Kucak açmışken kendisine uzanan bütün ellere
Neden diye sordum kendimce
İnsanların birbirine yaptığı
Haksızlık zulüm işkence
Ne diye…

2012/1

 
1 oy, 2.00 puan

Şairin Sitemizdeki Diğer Şiirleri

Aşk Bize Uzak (949 kez okundu)
Aşk 'h' İle Yazılır (908 kez okundu)
Aşk Lekesi Çıkmaz (799 kez okundu)
Aşk Sarı Bakar (858 kez okundu)
Aşk Yüzünden Heba (729 kez okundu)
Aşkaist (754 kez okundu)
Sevgi Bahçesi (719 kez okundu)
Sevgine Acıkırım (586 kez okundu)

Yorumlar

Henüz kimse tarafından yorum yapılmamış.

Yorum Yaz

Adınız:
Mesajınız:
 

Love.GEN.TR, Aşk ve Sevgi Sitesi
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 - 2021