"Doğrusu Biz sizi yeryüzünde, yerleştirdik, orada size geçimlikler verdik; ne kadar da az şükrediyorsunuz!" Sûre-î A'râf, 10'uncu ayet
kaç bin yılın soluğu bilinmez şu kalemim
kaç bin yıldan emanet dilimdeki tahammül
çırılçıplak esâret
aşka koyduğum her mim
her mim mühürlendiğim yılların cehennemi
kıskanç hayâller kadar huysuz divâne gönül
kucaklarken kararmış ruhumdaki sersemi
kadehi hüznün rengi içtiğim arak kadar
hint fakiridir ıssız dudaklarımda saklı
yağmur kokulu
aşktır ağaç tutkalında ar
ürkek bakışlarımda sorgulanır yaşamak
vahşi bir inlemenin zindanında yasaklı
aklımın kelepçesi sırrettiğim her sapak
nefsin cilvesi midir bedenimdeki hasat
yâ da bâki ruhumun üzerindeki kurşun
ağırlığınca duran miâtsız bâkir feryât
yoksa bende mi titrer sadece ve sadece
ay kadar umursamaz yıldızlar kadar yorgun
sessizliğin yoldaşı zannı alıngan gece
dinmemiş ağıtların kızgın haykırışların
âmâ bir neticede çırpınan mor hamlesi
belki ayaklarıma düşen asi her yarın
belki de yol artığı söylemler yoksulu gam
belki de hasıraltı duyguların cümlesi
aşkımda darmadağın yalın yürek ihtiram
yirmibeşkasımikibinsekiz-tarsus
hakan ilhan kurt