Bunlar hüzün yumakları ipekten
sen örmeyi biliyorsan ör
yoksa sus
vakti geldi sevgili
artık görülmeli bu hesap
işte mizan terazisi
işte en dürüst olman gereken an
hesaplaşırken ecelinle
ben ne çok motifler ördüm
verdiğin çilelerin ipeklerinden
göğüs gerdim nice ağıtlara ezildim ezgilerle
bak ipekten bunlar
yakışır her kadının başına taç olmaya
hayat sevmez derbederliği
aşk hoşlanmaz ihmalkârlıkdan
bendim hüzünlerden çile örmelerine izin veren
başım yine dik
asi olmam ne değiştirir ki
bak bunlar hüzün yumakları
has ipekten bunlar
giy dediler giyindim bin dallı
sevmek sevdiği uğruna çekmek çile
ölmek yaraşır bir kadına
ayağında çarık bileği hal hallı
ben çok motifler ördüm ezgilerden
işte şu duvarda asılı beyaz elbise
aşkımın yüz görümlüğü
düğünümün gelinliği
derbederliği sevmez hayat
kolaylaştırır işini zalimlerin
daha yaralarımızı sağaltmadan
ettiler azat
kanatlandırdı uçurdular
uçtuk kuşlarla asuman'da
yaralı bir kurt gibiydik
saklanıp bir kuytuda bekledik
bir kartal misali
uçtuk göklerde
vakti geldi işte sevgili
işte mizan terazisi
hakkımı helal etmemi bekleme
benden af dile
aşk ihmale gelmez
hayat sevmez derbederliği
sevmek
sevdiği uğruna çekmek çile
kolaylaştırdı işini zalimlerin
itiraf et dürüstçe
ömrünün son saatlerinde
ben çok motifler ördüm çilelerden
çok ezgiler duydum
bak bunlar hüzün yumakları
köprü olur cehennemine
al ör bunları
ve sus
ben ne zılgıtlar duydum nice ağıtlara şahidim
Yüksel Nimet Apel