Karanlığın uğultusunda sildiğim
yüreğimin kanı mendilime bulaştıkça,
nerden bilirdim içimdeki zamanın ,
akşam bulutlarını sardığını.
Ne böyle azap gülleri gördüm,
ne böyle kara sevda hüznü.
Körelmiş bir hançer gibi kırgın suların
kırık değirmene çarpışını gördün mü,
gördün mü kumdan yapılmış gönül
aşklarının
yağmurla silindiğini gündüzleri.
Karlı gecelerde yürekteki sevgiliyi,
karşında görebilmek,
kayıp şehrin kenar mahalle çocuksu
düşleri misali,
kurşungeçirmez gönlüm, yırtılarak
haykırdığı bir sabah türküsünü söylerken,
kavuşmak olsun kelebek düşlerinde
her bahar gelişin.