Masum bir kelebekti
aşk yok olmadan özünü baraktı gözbebeklerimize
Bizde yeniden can bulsun istiyordu kanatlarında beyaz düşler
Uçarken
aşkın sınırsız gem vurulamaz özgür ruhu kırıyordu prangaları yüreklerimizde
Doru bir atın yelesine tutunmuştu içimdeki sana kördüğüm yüreğim
Sana çıkacak her yola bin umut bağlar olmuştum
Sen düş gecelerin kollarında gözlerini yumarken bana
Kirpiklerine barikat kuruyordu sende tutuklu buselerim
Gözlerimden
aşkın incileri dökülüyordu okşarken saçlarını yastığına
Teninde buram, buram ruhuma bahar kokun dolarken içime
Kış ayazında üşümüş dallarımda tomurcuklar can bulur yeşerir yapraklar
Kulağına hep aynı ninniyi söyleyen bir ses
Karanlığın ayak seslerini susturmak ister gibi
Seni seviyorum çığlığı yüreğimden dudağıma yankılanan
Odanın duvarlarına asıyorum sensiz dudağıma dargın tebessümlerimi
Gözlerim gölgen olmak için çoktan terk etmişti beni
Sınırlarım ihlal ruhuma sızarken nefesinde
aşk Beynimdeki her düşünce içimdeki her duygu yerle bir tarumar düşüyordu ayaklarına
Senin zırhını kuşanıyordum o an
İçindeki ben masalını dinlerken dudaklarından
Bilmediğim bir duygu esir alıyor beni binlerce gelincik açıyor
Mutluluk öpüyor dudaklarımdan
Sevinç demir atıyor özüme
Düşlerde kalmış beyaz güvercinler maviyle bütünleşiyor kanatlarında umut gümüş beşikte
Gece güneşe ışık toplarken her yıldızın
aşk ateşinden
Ay kendini koymuştu güneşin avuçlarına tutkuyla
Düşlerini süsleyen sevdamızın hayali yüreğinde
Ay ve güneş gökyüzünden gülümsüyordu gözlerimize gölgemizde biz parlarken yerde