Bugün 25 Nisan 2024 Perşembe, aşk onun adı...

Ustalardan Şiirler



Mezar Taşı (Bir Lahdin Görünen Yüzü)

Nasıl balım acılaştı.
Demiş ve feryadını yazmış bir baba
Anne,Kim bilir kaç tel saç yolmuş, ucuna bırakmış lahdinin
Kim bilir nasıldı Yaradan’ın kararı başlarından geçerken.
Öfkesiz, durgun, dingin ve ağlamaklı.
Belki bir nefes bile ısıtmamıştır günlerce soğuk bedeni
Geride belki bir gelinlik içerisinde genç kız kalmıştır rüyalar satan .
Ya da bir sevdaya sonsuza dek el sallayan.
Huzuru cennete göndermiş bir dua.
Genç yaşta kendi dünyasına giden.
Ölümün sıkıntısıdır bedenleri kavrayan
O anı düşünmek istemeyen.
Düşünse de göremeyen
Ete kemiğe bürünen, insan olarak insan olarak görünen
Kim di?
Rüyalarımı boyayan kim di?
Kimdi Pir Sultanlar, Hacı Bektaşi-ı Veliler?
Ben sende benim, sen bende sensin diyen kim di?
Bir lahdin üzerine mersin ekip sulayan kapanıp ağlayan
Kim di ? Kim.
Bir anne neşesinin ışığını soruyor.
Yumuşak elleriyle okşuyor mersin ektiği toprağı .
Balım acılaştı.
Balım çok acı titrek bir ses çığlık gibi haykırıyor
Bir mezarın taşına.
Bu evren bu taş şahittir.
Bu mezar şahittir.
Ölümler üstüne, yaşayanlar üstüne
Koşarken düştüğüm toprak, çiçeği açmadan topladığım incir
Zamansız yediğim zeytin.
Bir tadımlık hurma
Ve bana ben kadar yakın şah damarım.
Ölümler üstüne
Ne bir güzel cümle benle kalsın ne de güzel bir şiir
Biz de olsun sevgimiz, biz de olsun bilgimiz.
Salkım saçak bir kök olsun.
Uzansın sevgiler bilinmeyen bir diyar a
Ya da hoş bir seda kalsın asumanda ağlayan.
Ne görkemli bir ölüm ne de tanınmamış bir güzel söz.
Ne dualar ister bir ölüm
Ne de yakarış
Gülüşler içindeyse bedeni o an yakındır kendine
Kalmasın incinmiş bir karınca
Bir de gülüş görmeyen bir çift göz
Erdemi tanısın
Bebekler, bebek yüzlüler.
Bir bebeğin elleri okşasın insan öfkesini
Bir annenin yüreği dokunsa keşke çiğ kalmış bedenlere
En sevgili insana herkes koşsun.
Sevginin ve bilginin istimlak etmediği yer kalmasın
Nefretler iltica etsin
Toprağın altındaki soğuk bedendeler
Ruhunu lahdine verinken bir baba ağlamış
Bir ana ağıt yakmış
Geride bir güzel cümle kalmış
Ne Musevi olduğunu önemsemiş yaradan
Ne de gelinlikler düşleyen genç kızı
Kendi, cennetini vermiş, cehennemi bile esirgememiş
Bir hak"kın olduğunu
Bir de kendi kadar yakın olduğunu
Yunus’a himmet’le şiir söyletmiş,
Çelebi’ye mevlit,
Mevlana’yı bile döndürmüş aşkıyla.
Ne Sultan Süleyman’a esir etmiş dünyayı
Ne de Horasan erenlerine
Bir lahit ve gözyaşı
Bereket bağışlamış insan ömrüne ölüm gibi
Nereden doğacak neşenin ışığı
Mezarımın taşına

 
0 oy, 0.00 puan

Şairin Sitemizdeki Diğer Şiirleri

Deprem (1447 kez okundu)
Kırkkapı (1431 kez okundu)
Lahit (1499 kez okundu)
Nasıl Seviyorum (10147 kez okundu)
Phonex (1318 kez okundu)

Yorumlar

Henüz kimse tarafından yorum yapılmamış.

Yorum Yaz

Adınız:
Mesajınız:
 

Love.GEN.TR, Aşk ve Sevgi Sitesi
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 - 2021