Buz tutmuş
aşkının azabına uğramış hazanımla
Yarınlarımı terk ettiğinden beri
Tek bir kurşun bıraktım sevaplarımın tam ortasına
Şarjörünü gözyaşlarım takıp
Hiçe saydığın gururumun tetiğini kalbim çekecek
Şafak yüreğimide söktü bu sabah
Senin kadar vicdansızım artık
Seninle başlayan sensiz günlerin acısı
Tenimde hicrana bürünmüş yaraların sancısı
Tohumuna nefret bulaşmış isyanımın yankısı
Ve bir daha asla göremeyeceğim
Kurak bakışlarının şarkısıymış seninle
aşkİçimde öldüğünde gömdüğüm gülüşünü
Tabutuna yuva yapmış günahlarının böcekleri
Her bir zerreni kemirinceye kadar,
Son baharda yaprak yerine intikam dökecek ağaçlar
Tek bir kurşun bıraktım sevaplarımın tam ortasına
Şarjörünü omuzumdaki melekler takıp
Hiçe saydığın gururumun tetiğini cennetim çekecek
Şimdi sevdalara tövbe ettiğim mutsuzluğun kervanıyla
Gökkuşağına kezzap suyu katarak
Ruhumdaki savaş masumu çocuklarıda alıp,
Kefensiz gecelerin sabahına gidiyorum...