Sana gelirken
Bilerek unuttum
Bir valiz kırgınlığı
Otogar emanetinde.
Ve çok bekledi diye dudaklarım
Senden habersiz
Öpüverdim şehri.
Ölçülüydüm epeyce.
Baştan çıkarmaya yeminli
Gece kokulu
Bronz tende
Çoğul çekimlerken özlemi
Anladım.
Ne tarafa düşerse düşsün
Yerini yadırgayan nefesler vermekti
Aşkın İstanbul hâli.
Bu yüzden
Anlatmamıştım o gün,
Yalnızlığımın
Omzuma çarpan adamın üstüne düştüğünü,
O despot gözlerin
Kaldırıma nasıl döküldüğünü...
Yorgundum çok.
Bazı gençlik heveslerimi
Yolda kaybetmiştim.
Ve
Sevgilerini
Bahçe mezarlarına gömen
Bir aileye üyeydim.
Yaşıma denk düşmeyen bu
aşkı
Bu yüzden sahiplendim.
Sana gelirken
Tok evin aç kedisiydim.
İşteşliği
"Seviş"melerde öğrendim.
Ve çok borçlandı diye kalbim
Son çare
Satıverdim geçmişi.
E, üzüldüm yine de.
Senin
Odağı ben bir kerelik bakışına
Duası reddedilmiş bu bedeni
Yüz kere adak verirken
Anladım.
Kime giderse gitsin
Tadına alışılan ayrılıklar doğurmaktı
İstanbul'un
aşk hâli!
-bilemezdim ki-
22.07.2008/İzmir