Taşır mı yorgun sular, ruhumun matemini?
Vurgun yiyen gözyaşım; kanar hüzün geceme...
Perçinlesem kalbine, kalbimin hâtemini;
Damla damla ummanı, sığdırdın tek heceme...
Boğazıma dizilir, kederim düğüm düğüm,
Derin tutkun göğsüme, atmış yine kördüğüm!
Kapanır mı gönlümün koyu hicran yarası?
Meteorlar vururken atimin mehtabına...
Dur, gitme yüreğimden; sensiz viran burası!
Ne olursun cevap ver, sinemin hitabına...
Susamışım, visâli muştulayan o âna;
Kanatlanır içimde, Hak'ka âyân o mâna.
Kalksın sisli karanlık, ömrümün limanından;
Aşkın, kalp denizime demir atsın bitevi...
Mevlâ'mdan tek dileğim, ayırmasın yanından;
Sen dermansın derdime Yâr'dan armağan sevi...
Dirilten iksirini, sürsün
aşkın bahtıma..
Yaklaşsın artık gemin beklediğim rıhtıma! Murat CANBOLAT