rüzgar esiyor uzaktan uzağa
güneş güzelliğini kıskanırken,
bir çisil düşüyor alnı çatıma
işte böyle başlıyor hayat.
ve ölüme bir adım daha
kan tutuyor parmaklarımı
bir elimde neşter, bir elimde
aşksana çıkıyor sonra bütün şiirlerim
dur konuşma -
aşk alacakaranlık
dur gitme -
aşk sahtekarlık.
usul usul açıyor gözlerimin fer'i
baktığım her yerde teninin rengi
hep susa kalırdı oysa
aşk.
sustuğum yerden tutsan da götürsen
kokunun hiç bitmediği yerlere
ama işte
aşk var ya
o yazan kalemimde
artık veda ediyor kışa
caddelerde bir leylak görüntüsü
sanki senden almış leyla bu masumluğu
-ah sevdiğim ne haddime
senin tenine renk biçmek
ne haddimeseni suya benzetmek
anca suyun içinde ki kokudur
gözlerinin böyle bakması
fezayi mehmet budak