Sararak bedeni sarmaşık gibi
Rûhu boydan boya, bürümektir
aşk.
Yediler yârânı, kıtmir misâli
Dostun kapısında, ürümektir
aşk.
Bu yolun yolcusu âli mi, âli?
İşte Akşemseddin... Şeyh Edebâli
Çölün ortasında kaktüs misâli
Gazele dönerek, kurumaktır
aşk.
Bütün gönüllerin O'dur tabîbi
En güzel örnekse Hakk'ın Habîb'i
Kendi yok olsa da, yanan mum gibi
Işığın saçarak, erimektir
aşk.
Elleri el bilip, hiç yaslanmadan
Pırıl pırıl kalmak hiç paslanmadan
Sererek postunu hiç ıslanmadan
Suyun üzerinde, yürümektir
aşk.
Ne güzel döşemiş döşeyen arşı
Ne çabuk unuttun o güzel marşı
Peş peşe atılan oklara karşı
Kendin siper edip, korumaktır
aşk...
Hanifi KARA